15 Kasım 2009 Pazar

BLADE OF THE IMMORTAL:100 vs 1000



Hiroaki Samura tarafından sunulan manga serisi olmakla birlikte Kōichi Mashimo tarafından yönetilmiş 13 bölümlük anime serisidir kendisi. Mangası kopup gidiyordur muhtemelen ancak bu konuda yorum yapamayacağım zira bu yazıda animesini ele alacağız çünkü mangasını okumamak ben ancak alınan duyumlara göre mangasıda gayet sürükleyici biçimde devam etmekte...

Animenin açılış parçası - ki özellikle ilk bölümlerde oldukça itici bulmuştum sonra alıştım- Akai Usagi - Makura no Sōshi
Kapanış parçası - wants - GRAPEVINE

Açılış ve kapanıştan ziyade bölüm içi müziklerinin harika olduğunu belirtmeliyim.

Gelelim animeye. Dediğimiz gibi 13 bölüm sadece. Manganın belirli bir bölümünü kapsıyor ve öyle bir final yapıyor ki aman aman...



Efendim esas oğlanımız Manji geçmişte birçok samurayı - kendi kızkardeşinin kocasıda dahil- bir şekilde öldürmüştür. En son kızkardeşi de ölünce Yaobikuni adlı bir nun sayesinde ölüsüz olur. 1000 kötü adamı öldürmelidir. Bu süreç içerisinde hiçbir yara - sadece bir zehir haricinde- onu öldüremeyecektir. Akabinde Manji, Asano Rin ile karşılaşır. Rin'in ailesi Anotsu Kagehisa ve adamları tarafından Rin'in gözü önünde öldürülmüştür. Kagehisa bu şekilde Rin'in babasını ve tüm öğrencilerini öldürerek dojosuna son vermiştir.Rin in amacı Kagehisa ve annesine tecavüz ederek öldüren adamları öldürüp ailesinn intikamını almaktır. Manji ile tanışınca Manji Rin e eşlik etmeye karar verir. Böylece ikisi birbirine yol arkadaşı olmuş olur.



Anotsu Kagehisa zeki bir varlık olmak ile birlikte amacı tüm dojoları bir şekilde -ikna olmazlarsa yok et- ortadan kaldırıp hepsini tek bir çatının altında toplamaktır. Buda Ittō-ryū oluyor. Tekniğe yada kullanılan silaha bakılmaksızın sadece kazanan tekniğin öğretildiği ve geçerli olduğu bir okuldur burası.

Manji ve Rin yollarına devam ederken ve Itto Ryu üyeleri ile tek tek karşılşırken aynı zamanda kendi ikilemlerini yaşarken, Anotsu Kagehisa kendi hamlelerini yaparken, ortaya başka başka gizemli elemanlar ortaya çıkar, bölümlerde sıkça görürüz zaten bunları. Bunlarda Mugai-ryū olmaktadır. Temel amacı ve bakışı - önemli olan kazanmak-teknik-silah önemsiz- Itto Ryu ye benzemekle birlikte, kimin liderlik yaptığı yada kime hizmet ettikleri bilinmez.



Burada değindiğimiz Kagehisa, Manji ve Rin dışındaki diğer karakterlerde oldukça etkileyici olmaktadır. Değinmiyoruz çünkü çok var :)- yaşasın tembellik-

Bu 13 bölüm daha çok olay örgüsünün ve karakterlerin yavaşça serildiği, Manji, Rin ve Itto Ryu nun ön plana çıktığı ve karakterlerin bakış açılarının bir şekilde tanıltıldığı bir arc şekline olmuş.

Serinin en güzel özellikleri her karakterin arka planının gayet dolu olması ve hepsinin bir amacının olması ve bu doğrultuda adımlar atmaları. Hal böyle olunca çoğu zaman iyi yada kötüden ziyade amaçları uğruna karşı karşıya gelen insanların birbirlerini yargılamaları ortaya çıkmakla birlite tabiki grinin yanında siyah yada beyazı da barındırmakta. Ancak bu olurken bile , geçmiş, nedenler ve şu an sunulduğu için çoğu zaman gri tanımı tercih edilebilir.Bununla birlikte Bushido kavramları, intikam tanımı, insanın hareketleri yada kararlılığını sekteye uğratan ikilemleri, ölüm, ölümsüzlük gibi başka sorunlarıda içinde barındırmakta.

Gayet bölük pörçük ilerliyoruz ama aklımıza gelmişken değinmekte fayda var. Şu ölümsüz amcanın olduğu bölüm aslında hem sürükleyici hemde insana ağırlık veren bir bölüm olmakta. 200 yıl kadar yaşa ama hatırlanabilecek yada faydalı hiçbir şey yapma... yapama... bir çeşit korkunçluk

Güzellik düşkünü amca...-adını hatırlamıyorum- tarih boyunca varolmuş bir obsesyonu taşımakta ve daha bir sürü... :P



Taito Magatsu karakterini özellikle yazıyorum hem serideki duruşu hemde seiyusunun Mugen (samurai champloo) ve Hijikata (gintama) olması nedeniyle. Birde Kagehisa nın yavuklusu teyzeye saygılarımı gönderiyorum serideki en etkileyici karakterlerden birisidir kendisi.


Açık söylemek gerekirse ilk bölümünü seyrettikten sonra -opening e ayrıca gıcık olup- bu ne be? dediğim ama iyiki daha sonra izlemeye devam ettiğim bu anime- zaman zaman hafif samurai champloo yu hatırlatmadı değil- kanlı sahneleri de olsa, çizimleri, kurgusu, karakterleri, müzikleri ile birlikte gerçekten izlenilmeyi hakeden çalışmalardan biri. 13 bölümlük bir arc gibi ve öyle bir 13. bölüm ki heyecan verici , tüm karakterlerin hem dağılmaları hemde ileride yollarının kesişeceğinin hisettirilmesi ile birlikte umarım devamı olur bir şekilde. İsteyenler tabiki mangayada devam edebilir.

Bu arada siz siz olun birine benzemek için sakın kızarmış kurbağa yemeye kalkmayın. Kötü oluyor...


Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...