26 Temmuz 2015 Pazar

Mekakucity Actors: Anime... Biraz Karışık



2014 yapımı bu Mekakucity Actors' e normal, kısa, sıradan bir anime diye başlamıştım ben. Bu kadar dallı budaklı olduğunu bilseydim olaya hazırlıklı girişirdim. Bu yazı, anime dışında bilgisi olmayan, öncesinde şarkıları hiç dinlememiş, videolarını izlememiş, mangadan zaten habersiz birinin yani benim ağzımdan yazılıyor.


Mekakucity Actors Jin' in Kagerou Project adlı olayına dayanıyor, bir hikayeye dayalı vocaloid şarkı serilerinden oluşuyor proje. Oldukça beğenilince romanları ve mangası çıkıyor ve olaylar olaylar...

Aslında fikir güzel, potansiyel de büyük. Sonradan baktığım kadarıyla (mangayı okumadım tabii ki, romanlar cazip ama mümkün değil, çevirisi ne durumda bilmiyorum ) kurgunun alternatif senaryoları falan da var. Anime sanırım bunlardan biraz daha farklı bir noktada ya da ben öyle olmasını istiyorum.


Animesine gelirsek yakınacak çok şeyim var hatta animenin sonunu ve bazı noktaları anlayıp anlamadığımdan emin bile değilim.


Mekakucity Actors' e devam edebilmek için bana kalırsa ilk iki bölümü atlatabilmek gerekiyor.
İlk bölüm esas kişi ama öyle olduğunu belli etmeyen Shintaro ile ilgili. İki yıldır evden çıkmayan, hikikomori olarak takılarak yaşayan Shintaro tam bir kaybolmuşluk içinde gözüküyor. Bir de Shintaro' nun bir yıl önce kimden geldiği belli olmayan bir maili açmasıyla çocuğun bilgisayarına yerleşen ve orada yaşayan Ene var ki bölümü izlenebilir kılan kendisidir bana göre. Neyse Shintaro' nun konuştuğu tek varlık olarak görünen Ene de az değil aslında. Shintaro' ya hayatı zehir edermiş gibi gözükmekte. Bunlar bir gün yine gıcıklaşırken Ene nedeniyle Shintaro klavyeye içecek döküyor, Teknolojinin boş bulduğu her insana yapmaktan gurur duyduğu pislik ve mutluluk ile klavye "hadi benim miadım doldu, eyvalla" diyerek hayata veda ediyor. Tahmin edersiniz ki bilgisayara bağımlı olarak yaşayan her insan için bu bir intihar sebebi. On line sipariş mümkün değil çünkü üç dört günlük bir tatil var. Bu nedenle Shintaro' ya dış dünya yolları görünüyor. Telefonunda Ene ile birlikte bir alışveriş merkezinin yolunu tutan Shintaro merkezde iken şansa bakın ki merkez kimliği belirsiz kişilerce  saldırıya uğruyor. Bu bölümde orada tanıştığı bir iki kişi ile birlikte Shintaro bir şekilde olayı çözüme kavuşturuyor.

İkinci bölüm ise Momo Kisaragi ile ilgili. İdol olma yolunda sağlam adımlarla ilerleyen Momo' nun kendisinin bile emin olmadığı ve kontrol edemediği bir özelliği varmış; ilgi çekmek. İnsanların istemsizce ilgisini kendi üzerine odaklıyor, onları mıknatıs olarak çekiyor. Bu bölümde en eğlenceli sahne öğretmeni Kenjiro Tateyama ile diyaloğu ve Hibiya ile karşıaşması sanırım. Sonra Momo, Kido diye biriyle karşılaşıyor, Kido "bizim de benzer güçlerimiz var" diyor. ( bu arada Kido' yu ilk bölümde de görüyoruz) "Gel bizim gruba katıl" diyor. Momo da "hee" diyor.


Bu iki bölümde insan ne alaka, bu böyle mi devam edecek ki, pöfff derken eğer sabır ve dayanıklılık gösterip 3.bölüme geçebilirse 9. ya da 10. bölüme kadar durmadan ilerleyebilir. Bağlantılar bağlantılar.... 11 ve 12 de fena değil aslında ama yani bu son bölümler biraz hayal kırıklığı, kazandığı o heyecan ivmesini kaybetmemek ile birlikte pek bir şey de anlamıyor insan :) Böyle bir grafiği var işte Mekakucity Actors' ün. Bu arada her bölümde bir canavarın hikayesi anlatılıyor sonra bu canavarın olayı anime ile bağlanıyor.


Birincisi sanırım 12 bölüm bu hikayeye az gelmiş. İkincisi anime senaryosunu sadece bilen kitleye göre mi yapmışlar, nolmuş? Açıklama ya da bir olayın nedeni için kasılır mı bu kadar. Benim hala anlamadığım noktalar var, birazdan değineceğim. Çoğu yerde net bir yaklaşım da getirmiyor. Hatta sonundan bile emin değilim. Anlaşılması güç bir çalışma olmuş.


İyi yanları:

1- Müzikler


Animede yer alan en sevdiğim parça. Summertime Record/ Jin





2- Karakterler. Anime içinde çok iyi açıklanmışlar, gelişimleri iyi falan demiyorum bu noktada. Hatta öyle ki ölüm tarihleri dışında neden sadece bu çocukların geri dönüp bu güçleri kazandığı bile açıklanmıyor doğru düzgün. Ben bunu kendimce bir mantığa oturttum ilerleyen bölümlerde. İşi biraz hayal gücüme bıraktım öte yandan hikayenin garip bir etkileyiciliği var, bu atmosferde sanırım sempati oluşturdum bunlara karşı. Hepsini sevdim aslında ama en sevdiğim iki karakter Ene ve Kano oldu.


Bu arada Takene - Haruka ve Shintaro -Ayane ilişkisini oldukça etkileyici buldum. Sanırım hikayenin atmosferinden kaynaklanıyor ama ne bileyim dokunaklı olmuş.


3 - Seiyuular. Toplu olarak ivme katmışlar gibi geldi bana.

Kano' yu Tachibana  Shinnosuke , Tateyama Kenjiro' yu Fujiwara Keiji ( zaten severim ama burada bayıldım), Shintaro' yu Terashima  Takuma , Haruka' yı Mamoru Miyano , az da olsa Tsukihiko' yu Koyasu Takehito  seslendiriyor.


Dediğim gibi açıkta kalan durumlar var. Bunun dışında bazı sahneler var o anda farketmemiştim sonrasında yorumları okuyunca alternatif versiyonlarda yer aldığını gördüm. mesela Shintaro sonlara doğru makası boğazına dayıyor. Alternatif versiyonu bilmediğimden sonrasında olan olayları kendime göre yorumlayıp mutlu son demiştim. Animenin hala öyle olduğuna inanıyorum ama orijinali öyle değilmiş mesela. Neyse karışık işler bunlar, ben sorularıma geçeyi; (anime için)


1- En önemli sorum. Şimdi mutlu bittiğini söyleyin bana, öyle oldu di mi? Hepsi canlı bunların?Anime versiyonu için mutlu sona inanmak istiyorum.

2- Haruka ya da Konoha  da yaşıyor mu? Ben yaşadığına inandırdım kendimi, banane!!

3- Hiyori' ye ne oldu?

4- Şimdi ben geri döndüklerine inanıyorum ya ( Ayano döndü ya animede bu ikisi de dönsün ama Shintaro Haruka' ya neden ağladı?) nasıl oldu bu iş ? Diğerleri ölümden dönüyor yani öldü denilmiyor ama bu üçü bildiğin ölüyorlar?

5- Son bölümde Konoha Kuroha oldu sanırım. Sonra Haruka ne diledi de ne oldu? Geri geldi mi, Konoha olarak mı Haruka olarak mı? Konoha neden ve nasıl Kuroha oldu?

Haruka diyip duruyorum ama içime oturdu bu ve Takeneda ne bileyim işte

6- Monsterı da tuzağa düşüren,çocukları öldürmeye çalışan bu clearing eye dedikleri yılan mı yani şimdi?

7 - Şimdi bu loop tekrarlanacak mı? Bu loop paralel boyutlarda gelişen düzlemsel bir olay mı yoksa aynı düzlemde döngüsel olarak kendini tekrarlayan bir şey mi? Şimdi animede  bitti mi?
vs...


Görüldüğü üzere son iki bölümden hiçbir şey anlamamışım :)

Neyse bana göre (Hiyori' ye ne oldu bilmiyorum) nasıl oldu bilmiyorum ama hepsi sağlam, mutlu son :)

Benim için anlaşılması güç ama  çekici gelen bir anime oldu...


En sevdiğim ikinci parça. Lost Time Memory






2 yorum:

Alice Lawliet dedi ki...

Bu animeye hiç başlamadım çünkü senin gibi, konuyu hiç bilmeden başlayan birinin tanıtımına ihtiyacım vardı ama herkes direk olaya giriyordu - hiçbir şey anlaşılmıyordu. Ben aslında Kagerou Project'in bir şarkısını dinlemiştim, hatta yüzlerce kez, çünkü hayran kalmıştım: Kagerou Days. Manganın da bu şarkıdan uyarlandığını sandım ama meğer sadece bu şarkının içinde olduğu bir seriden uyarlanıyormuş. Böyle düşünüp başlayınca mangadan hiçbir şey anlamadım ve güzelim şarkıyı mahvetti diye sinir oldum tabii... Ama yine de mangada devam etmeyi ya da animeye başlamayı düşünmüyorum çünkü o şarkıya kafamda yazdığım hikayeyi daha çok seviyor ve öyle kalmasını istiyorum.

Tawannanna dedi ki...

Animede yanlış hatırlamıyorsam bu parça ve hikayesi heat haze days diye geçiyordu. Hibiya ile Hiyori' nin bu olayına bir bölüm ayırmışlar, tüm karakterler gibi bir noktaya bağlanıyor - sanırım - diyorum çünkü anlamadığım noktaların bir kısmı buraya aitti :)) bu arada sen söyledikten sonra Kagerou days' e bakarken denk geldim. diğer versiyonlarından ziyade korolu olan (nico nico) versiyonun yorumu ve videosuna bayıldım...( https://www.youtube.com/watch?v=IPvwla-oLig ) . Mekakucity actors ile ilgili izlediğim ikinci video oldu bu bir de lost time memory' i izlemiştim animeden sonra.

manga olaylara ne kadar açıklık getiriyor merak etmiyor değilim aslında ama ben de okumayacağım muhtemelen. Seriyi ve mangayı takip edip bilenler de animeyi pek beğenmiyor. Anime zaten bana göre dediğim gibi. Benim de durumum da farklı değil, kendi kafama göre kurduğum mantık içerisinde olayı kapattım kendimce. Sanırım en güzeli hayallerde yaşamak :)) - yine de ufak spoilerlar almıyor değilim, kedinin neci olduğunu öğrendim bu sayede ama altını pek dolduramadım söylentilerle :)

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...